0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

iZMİR’de tarihi Kemeraltı Çarşısı içerisindeki eski Yahudi mahallesi ile sinagoglar, restore edilerek turizme kazandırılıyor. İzmir Yahudi Kültür Mirası Projesi Genel Koordinatörü Nesim Bencoya, Yeni bir sinagog ortaya çıkarmıyoruz. Var olanı koruyup, restore ederek, bölgeyi açık hava müzesi haline getirmek istiyoruz. Bölgenin tıpkı vakitte kültür ve inanç turizmi için çekim merkezi olmasına çalışıyoruz dedi.

Tarihi Kemeraltı Çarşısı içerisinde bulunan, eski Yahudi mahallesindeki sinagoglar, restore edilerek kent turizmine kazandırılıyor. Bir periyot 30 bin Yahudi vatandaşın yaşadığı bölge, İzmir Yahudi Kültür Mirası Projesi kapsamında açık hava müzesine dönüştürülüyor. Avrupa Birliği (AB) ve İzmir Kalkınma Ajansı (İZKA) fonları ile Almanya, ABD üzere ülkelerden elde edilen hibelerin yanı sıra İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin dayanağı ile ayağa kaldırılan tarihi miraslar, kültür-sanat aktiflikleri dışında ibadethane olarak kullanılıyor.

‘YENİ BİR SİNAGOG ORTAYA ÇIKARMIYORUZ’

İzmir Yahudi Kültür Mirası Projesi Genel Koordinatörü Nesim Bencoya, eski Yahudi mahallesinde 9 sinagogun bulunduğunu ve her bir sinagogun birbirine çok yakın olduğuna dikkat çekti. Forasteros, Sinyora, Hevra ve Algaze sinagoglarının eski Yahudi mahallesinin kalbini oluşturduğunu vurgulayan Bencoya, Yeni bir sinagog ortaya çıkarmıyoruz. Var olanı koruyup, restore ederek, bölgeyi açık hava müzesi haline getirmek istiyoruz. Bölgenin birebir vakitte kültür ve inanç turizmi için çekim merkezi olmasına çalışıyoruz. İzmir’den giden ailelerin çocukları, torunları buraya geliyor. Aile mezarlıklarını yahut konutlarını hatta doğduğu konutu bulmak için gelenler var. Burada ağlıyorlar. Zira İzmir’i de anavatan olarak görüyorlar dedi.

‘DOĞDUKLARI YERE TURİST OLARAK GELİYORLAR’

İkiçeşmelik Caddesi’nin doğusu ve batısı ile iç liman bölgesi yanı sıra Basmane Çorakkapı Camii ile Kadifekale yamaçlarının eski Yahudi mahallesini oluşturduğunun bilgisini paylaşan Nesim Bencoya, bir devir 30 bin olan Yahudi vatandaşı sayısının 1000’e kadar düştüğünü söyledi. 1920-1930 yılları ortasında bilhassa Amerika kıtasına büyük göçlerin yaşandığını aktaran Bencoya, 1948 yılında İzmir’den İsrail’e çok büyük bir Yahudi göçü yaşandığını belirtti. Yıllar evvel İzmir’den ayrılan Yahudi ailelerin çocukları yahut torunlarının İzmir’e ziyaret ettiğini lisana getiren Bencoya, Kimisi annesinin meskenini buluyor, kimisi doğduğu meskeni buluyor. İkinci ve üçüncü jenerasyonları bölgeye geliyor. Ailelerinin, dedelerinin mezarlıklarını arıyorlar. Burada ağlıyorlar, zira özlüyorlar. Gittikleri yerler anavatanı olmuş fakat burası da anavatanları. Bu aslında İzmir için büyük bir turizm kapısı oluşturuyor. Zira yalnızca Museviler değil; Yahudilikle hiç ilgisi olmayan beşerler da burayı merak edip, yakından görmek ve deneyimlemek için geliyorlar diye konuştu.

ULUSAL VE MEMLEKETLER ARASI DAYANAKLAR ALINDI

Nesim Bencoya, İZKA takviyesi ile Etz Hayim (Yaşam ağacı) Sinagogu’nun, İzmir Büyükşehir Belediyesi dayanağı ile de Bet Hillel Sinagogu’nun onarımının yapıldığını söyledi. AB fonu ile yıkık durumda olan Hevra ve Forastores sinagogları için bütçe sağlandığını tabir eden Bencoya, Almanya ve ABD’den hibe aldıklarını lisana getirdi. Bu bölgede 9 sinagog olduğunu aktaran Bencoya, Bunların hepsi birbirine çok yakın. Forasteros, Sinyora, Hevra ve Algaze bölgenin kabini oluşturuyor. Bizim asıl emelimiz; yıkık yerleri korumak ve onarımını yapmak. Tekrar inşa etmek istemiyoruz, bunu korumak istiyoruz. Açık hava İzmir Yahudi Kültür Mirası Ziyaret Merkezi kurmak istiyoruz. 30 bin nüfus olduğu devirde sokaklarda bayram kutlanırken; başka bölgelerden beşerler gelip, izliyordu. Bunu bir biçimde hatırlamaya çalışıyoruz. Zira hem bizim geçmişimiz hem de İzmir’in bir zenginliği. İzmir’in zenginliğini yaşatmaya çalışıyoruz dedi.

‘KÜLTÜR-SANAT AKTİFLİKLERİ YAPILIYOR’

Bazı sinagoglarda ibadet edilebildiğini, kimilerinde ise kültür-sanat aktivitelerinin yapıldığını anlatan Nesim Bencoya, Senede 1 kere ve 8 gün boyunca yapılan Safarad Şenliği’nde tüm sinagoglarda etkinlikler oluyor. Ayrıyeten yeni onarımı yaptığımız Etz Hayim Sinagogu’nda sanat galerisi açtık. Müzik konserleri ve performanslar oldu ve devam edecek. Buraların yaşaması için kültür-sanat aktiflikleri yapılması gerekiyor. Hedefimizin bir kısmı da Kemeraltı’nın ayağa kaldırılmasıdır. Kemeraltı’nın ayağa kaldıracak olan; kültür ve sanat odağı olmasıdır. Kültür-sanat aktifliği yaptığımızda, burada hiç dolaşmayan beşerler gelmeye başlıyor. Kemeraltı’nın karakterini koruyarak, bunu yapmak istiyoruz. Kemeraltı’nın ruhunu öldürülürse, buraya gelmenin nedeni kalmaz. Burada yapılan çalışma, UNESCO belgesi için de çok değerli. ‘Kemeraltı Tarihi Liman Kenti’ diyorsak, çok kültürlü bir çerçeveden bahsediyoruz. O yüzden bu alanlar çok değerli diye konuştu.

‘TURİZMİN İLGİ ODAĞI OLACAK’

Söz konusu projenin kent turizmine büyük katkı sağlayacağını vurgulayan Bencoya, Bölge, turizmin ilgi odağı olacak. Turistik olarak çalışması için yapmamız gereken bir sürü iş var. Çalışmalar kapsamında yurt dışı turizm ağları kuruyoruz. Merkezi hükümetin ve mahallî idarelerin belirleyici olacağı alanlar var. Dünyada buraları yüksek sesle anlatmalıyız. Zira Kemeraltı, özel bir yerdir. Kemeraltı üzere bir alan yok. İnanç ve kültür turizminde çok büyük fark yaratır. Buraları ayağa kaldırırsak, turizme büyük bir katkı sağlayacaktır. Kültür turizmi yapan bir kesim var ki; bunlar değerli ve daha fazla para harcayan kesim dedi.