0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “İletişim teknolojilerinin yaygınlaşmasıyla birlikte bilgiye, habere ulaşmak kolaylaşırken, insanların hakikatle bağı ise giderek zayıflıyor.” dedi.

Erdoğan, İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) 12. Enformasyon Bakanları Konferansı kapsamında Mecidiye Kasrı’nda düzenlenen programda iştirakçileri selamladı.

İslam dünyasına da selam gönderen Erdoğan, 12. Enformasyon Bakanları Konferansı’nın iştirakçilerini Türkiye’de ağırlamaktan büyük bir memnuniyet duyduğunu söyledi.

Konferansın, başta İslam ümmeti olmak üzere tüm insanlık için hayırlara vesile olmasını Allah’tan niyaz eden Erdoğan, “Rabb’im birliğimizi, beraberliğimizi ve muhabbetimizi daim eylesin. Bu yılki konferansın ana temasını ‘Hakikat ötesi çağda dezenformasyon ve İslamofobi ile mücadele’ teşkil ediyor. Müslümanların yanında tüm insanları da etkileyen bu iki temel sorunun gündeme alınmasını son derece isabetli buluyorum. Bedelli fikirleriyle konferansa katkı sunan, içeriğini zenginleştiren, bizlerin yolunu ve ufkunu aydınlatan tüm kardeşlerime teşekkür ediyorum.” tabirlerini kullandı.

Hucurat Müddeti’nin 6’ncı ayetinde Allah’ın mealen, “Ey iman edenler, şayet fasık bir kimse size bir haber getirirse gerçek olup olmadığını araştırın, yoksa bir topluma cahilce kötülük edersiniz de sonra yaptığınız şeye pişman olursunuz.” dediğini vurgulayan Erdoğan, “Evet görüldüğü üzere inancımız yalnızca habere değil, haberin kaynağına, kimden geldiğine ve hangi gayeyle getirildiğine de dikkat etmemiz gerektiğini emrediyor.” değerlendirmesini yaptı.

Erdoğan, rastgele bir hususta karar almadan yahut harekete geçmeden evvel haberi taşıyanın, yazanın ve konuşanın düzgün araştırılmasının tavsiye edildiğine dikkati çekti.

Yaşadığımız devri “iletişim çağı” olarak tanımlayan ve bu çağda bu ilahi tavsiyelerin ne kadar hayati kıymete haiz olduğunu herkesin şahsen deneyim ettiğini anlatan Erdoğan, şöyle konuştu:

“İletişim teknolojilerinin yaygınlaşmasıyla birlikte bilgiye, habere ulaşmak kolaylaşırken, insanların hakikatle bağı ise giderek zayıflıyor. Haber kaynaklarının çeşitlenmesi, medyanın, bilhassa toplumsal medyanın günlük hayatımızda daha fazla yer edinmeye başlaması, pek çok avantaj yanında beraberinde hayati riskleri de getirmektedir. Bilgi kirliliği ve dezenformasyon, bu tehditlerden en fazla öne çıkanlardır. Maalesef bugün palavra, geçersiz ve çarpıtılmış haberler sebebiyle dünyada milyonlarca insan mağduriyet yaşamaktadır. Hiçbir sonun, ahlakın, etik bedelin, otokontrolün olmadığı bu mecralar bir bağlantı aracı olmaktan çok, insanları düşmanlaştıran, kutuplaşmayı artıran, nefret ateşini körükleyen birer operasyon aygıtına dönüşmüştür.”

(Sürecek)