0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci, Muteber Eser Tepesi ve Feed the Future ödül merasiminin açılışında tarım dalına ait değerlendirmelerde bulundu.

Türkiye’nin, sahip olduğu turizm potansiyeli dikkate alındığında nüfusu kadar turist kabul edebilme potansiyeli bulunduğunu, yalnızca bugünü değil, tıpkı vakitte geleceği de dikkate alarak, gelecekteki nüfus projeksiyonuna ait sağlıklı çalışmalar yapmaları gerektiğini söyledi.

Türkiye’nin küresel bir oyuncu olduğunu belirten Kirişci, “Tahıl koridoru, esirlerin mübadelesi başta olmak üzere son devirdeki pek çok milletlerarası mevzuda kendini göstermiş bir ülke olarak artık bu yeni yüzyılda yeni bir vizyonla yolumuza devam etmemiz gerekiyor.” dedi.
Bakanlık olarak yaptıkları çalışmalara da değinen Bakan Kirişci, Çiftçi Kayıt Sistemi’ni e-devlete taşıdıklarını anımsattı. Bu yılın sonu ya da gelecek yılın başında yeni bir taşınabilir uygulamanın hayata geçeceğini açıklayan Kirişci, “Artık vatandaşlarımız, kendi üretimlerini kendileri belirlemeyecek. Bizim yönlendirmemizle bir üretim planlamasını da gündeme getiren bir uygulamayla üreticilerimiz neyi, nerede, ne kadar üretebileceklerine karar vermiş bir Bakanlığın uygulamasını kullanarak kendi üretimlerini de yapıyor olacaklar.” dedi.

Mazot ve gübre takviyelerine ait de bilgi veren Kirişci, üreticinin ekim yaparken bu hususlarda finansman zahmeti çekmemesi için bu takviyesi 6 ay öne çektiklerini söyledi. Kirişci, devamla şunları kaydetti: “İnşallah bugünlerde Ziraat Bankamız çiftçilere vereceğimiz bir banka kartı üzerine birebir olarak tanımlanmış o ölçüleri yalnızca mazot ve gübre alımında kullanabilecekleri bir formatta bir kartı kendilerine takdim etmiş olacak. Ziraat Bankası’nın çiftçilerimize kullandırdığı faizsiz kredi var. Yani bugün yüzde 84 enflasyon olan ülkede biz üreticilerimize sıfır faizli kredi kullandırıyoruz. Bunun sonu 100 bin TL’ydi. Artık biz bu 100 bin TL’lik limiti 200 bin TL’ye çıkardık bu son yayınlanan Cumhurbaşkanı kararıyla. Bu 200 bin TL’lik limitin 100 bin TL’lik kısmının yeniden yalnızca mazot ve gübrede kullanılacağı bir düzenlemeyi kart üzerine de yükleyerek üreticilerimize sunmuş olacağız.”

“Tarımsal takviye toplamı 54 milyar lira olarak güncellendi”

Türkiye’de 2002’de tarım alanında 3,7 milyar dolarlık bir ihracat varken, bu sayının 2021’de 25 milyar dolara çıktığını bildiren Kirişci, konuşmasını şöyle sürdürdü: “İnşallah bu yılı 30 milyar dolara gerçek kapatmış olacağız. 30 milyar dolar ne? Tahminen 2002’yi unutanlar için hatırlatmak manasında söz etmek isterim. 2002’de tüm Türkiye’nin ihracatı 36 milyar dolardı. Yani kendimizi biraz zorlasak inşallah Cumhuriyetimizin 100 yılında 2002’deki bütün ihracatımızın eş bedeli olan bir ihracatı tek başına tarım eserleri alanında, besinde gerçekleştirmiş olacağız. Yeniden üreticilerimizi desteklemek ismine, zira sıklıkla bu gündeme geliyor, burası bunun yeridir, değildir ancak biz bunlar sayesinde bugünkü geldiğimiz noktaya erişmiş olduk, o da şudur; eserlere nazaran yüzde 203 ila yüzde 395 seviyesinde mazot dayanağını artırdık. 2-3 katına çıktı, üreticimiz haklı ancak biz de dayanakları ondan daha fazla olacak formda artırdık.”

Kirişci, 2021’de 25,8 milyar Türk lirası olan ziraî takviye toplamının bugün 54 milyar lira olarak güncellendiğini de bildirdi.

Tarım Müşavirliği kuruluyor

Tarım ve Orman Bakanı Kirişci, bugünkü hususun tarımın devamı ve vazgeçilmezi olan besin süreci olduğunu vurgulayarak, bunun bir zincir olduğunu, bunun kendileri açısından da son derece ehemmiyet taşıdığını kaydetti.

Kendileri iktidara gelene kadar ülkede bir tarım kanunu olmadığını savunan Kirişci, bu hususta yaptıkları çalışmaları anlattı.

“Hukuk devleti dediğinizde akla mevzuat gelir. Mevzuatın olmadığı bir yerde bir gelişmeden kelam edilemez” sözlerini kullanan Kirişci, şunları kaydetti: “İktidara geldiğimizde bu ülkede muhtaçlık duyulan tohumun yalnızca yüzde 31’i üretilirken, bugün 94’lere, 95’lere, 96’lara geldi. Yani şurada bir yüzde 5-6’lık bir açığımız var. Kaldı ki ihracat da yapıyoruz. Küresel iktisattan, dünyadan kelam ediyorsanız size gelecek lakin sizden de birebir halde o ülkelere bir ihracat olacak. Bizim 5996 sayılı kanunumuz, yani besin güvenilirliği ile alakalı kanun; bitki sıhhati, veteriner hizmetler de dahil kıymetli bir kanun. Bu kanun AB ile de son derece uyumlu olan bir kanun. Güncellenmesi gerektiğinde de bu mevzularda gerekli süreçleri yapıyoruz. Kâfi mi? Burada kontrol sayıları verilebilir. Yani Alo 174 üzerinden, tekrar WhatsApp çizgisi üzerinden en değerli, bizim açımızdan vazgeçilmezimiz tüketicilerin kendisidir. En düzgün denetçi tüketicidir. Tüketicinin şikayetlerini dikkate alan ve bunların da gereğini yerine getiren bir Bakanlığımız var. Ancak biz bunlarla da yetinmiyoruz. Artık inşallah işi başından. Hani diyoruz ya tarladan sofraya, zincir içerisinde her bir kademeyi garanti altına almak, bunu muteber besin ismine âlâ bir yere oturmak için bizim o bahiste da bir teşebbüsümüz var. Onu da buradan söz etmek istiyorum. Malumunuz çağdaş ülkelerde kamu stratejiyi belirler, kuralları koyar, kontrolü yapmaz. Kontrolün kontrolünü yapar. Lakin biz kamu olarak bu vakte kadar bu kontrolleri kendimiz yapıyoruz. Ama önümüzdeki devirde inşallah Tarım Müşavirliği ismi altında, bunları da kategorize ederek, kolay anlaşılması için de söylüyorum her vesileyle, yeminli müşavirlik, mali müşavirlik üzere düşünüldüğünde yetkilendirilmiş ziraat mühendislerini, veteriner tabipleri, besin mühendislerini, su eserleri mühendislerini inşallah alana salmış olacağız. Böylece Bakanlığımızın 5996 sayılı yasaya nazaran korumakla mükellef olduğu pek çok iş ve süreci de artık bu meslek kümelerine vermiş olacağız. Bunun çok güzel bir şey olacağını düşünüyorum ve meslek insanlarının da kendi mesleklerine sahip çıkmaları ismine da çok değerli olduğunu düşünüyorum.”